30 Aralık 2008 Salı

ikisıfırsıfırdokuz NASIL OLSA GELECEKSİN

yılbaşı içerikli bir yazı bile yazmak gelmiyor içimden. kuzeyin yemeği, oyunları, kakası vs...tüm hayat onun etrafında dönüyor. "herkes" tarafından kurgulanmış günler haftalar hiç derdim değil.ne tuhaf bu kadar başkalaşmış olmam. yaz-a-madığım o kadar çok başkalaşımlarım var ki beni hayrete düşüren...
kırmızı lekeler çıktı yüzümüzde.bir çıktı bir kayboldu. herkesi herşeyi sorguladım. sadece yanaklarında olunca saç, sakal, kozmetik, battaniyeleri.sonra yemeklerine geldi sıra.sırayla arttıra eksilte suçlu bulundu HAVUÇ.bu masum görünüşlü, turuncu, içten pazarlıklı sebze yavruma alerji yaptı.bu mevsimde de yedirecek bişeyler bulmak o kadar zor ki(hele de benim gibi pimpirikli için) mercimek; erken çok kuvvetli protein, ıspanak;alerjik, pırasayı sevmedi. of kaldık mı patates ve brokoliye. soğan koy pirinç koy olmadı arpa şehriyesi koy. haa birde balkabağı var.çorba,püre bitti.yemin ederim rüyamda bile ek gıdaları görüyorum.
uyku problemimiz açlık kaynaklıymış.geceleri 3-5 kez kalkıp emzirirken doyduğunu sandığım oğlum 1 ayda 300 gr almış.ah yazarken bile içim acıyor.nasıl anlamam sütümün olmadığını.şimdi gece uyanmaması için mamayı arttırdım,uyanınca her iki türlüde beslemeye çalışıyorum.daha az uyanıyor.süt arttırıcı her türlü bitkisel kürü uygulamaya başladım bile.
yılbaşı ağacımızı kurduk.hediyelerimizi aldık.ağacın altına koyamıyoruz ama en kısa zamanda üstümüze giyerek bir aile fotoğrafı çeker ekleriz bloğumuza.
yeni yıl önce sağlık,sonra huzur,para, iş, güç ve kalpten isteyen herkese bizim ki gibi bir aşk ve evlat versin.